Türkiye’de giderek derinleşen ekonomik kriz, konut piyasasını da vurdu. Artan fiyatlar nedeniyle ev sahibi olmak, birçok çalışan ve emekli için artık hayal haline geldi. Türkiye, dünyada konut almanın en zor olduğu ülkeler arasında ilk sıraya yükselirken, Nepal ve Endonezya gibi ülkelerde bile konut sahibi olmanın daha kolay olduğu belirtiliyor.
KONUT PİYASASINDA ULAŞILMAZ FİYATLAR
Son yıllarda enflasyon ve maliyet artışları nedeniyle konut fiyatları hızla yükseldi. Türkiye’de memurlar, işçiler, özel sektör çalışanları ve emekliler için konut sahibi olmak giderek zorlaşıyor. Gelir düzeyi artış göstermezken, ev fiyatları hızla yükseldiği için sabit gelirli vatandaşlar ev almak için yeterli birikim yapamıyor.
Memur ve özel sektör çalışanlarının 25 yıllık çalışma süresi sonunda aldıkları ikramiyeler ya da kıdem tazminatları ile ev sahibi olmaları neredeyse imkansız hale geldi.
25 YILLIK İKRAMİYELERLE EV ALMAK MÜMKÜN MÜ?
Kamu çalışanlarının 25 yıllık hizmet süresi sonunda alacakları ikramiyeler şu şekilde hesaplandı:
- Lise mezunu bir memur: 620 bin TL
- Üniversite mezunu bir memur: 722 bin TL
- Öğretmen, hemşire, avukat, din görevlisi, şube müdürü: 886 bin TL
- Hekim, başmüfettiş, mühendis, mimar, genel müdür yardımcısı: 901 bin 855 TL
- Kaymakam: 980 bin TL
- 1. sınıf vali yardımcısı, mülki idare amiri kaymakam: 1 milyon 5 bin TL
- Genel müdür: 1 milyon 92 bin TL
- Vali: 1 milyon 161 bin TL
Günümüzde bu ikramiyelerle sıfır daire almak neredeyse imkânsız hale gelirken, ikinci el konut alımı için bile yetersiz kalıyor.
Özellikle büyükşehirlerde ortalama bir konut fiyatının 5 ila 10 milyon TL arasında değiştiği düşünüldüğünde, devletin üst düzey makamlarında görev yapan kişilerin bile bu ikramiyelerle konut almasının imkansız olduğu görülüyor.
MEMURLARIN EMEKLİ MAAŞI EV SAHİBİ OLMAYA YETMİYOR
Memurlar emekli olduklarında aldıkları maaşın, çalışırken aldıkları maaşa kıyasla büyük bir düşüş yaşadığını belirtiyor. Çalışırken kazançlarının yüzde 40-45’ine düşen emekli maaşları, kredi çekerek ev sahibi olmayı da imkânsız hale getiriyor.
Güncel verilere göre, memurların unvanlarına göre emekli maaşları şu şekilde:
- Lise mezunu memur: 20 bin 590 TL
- Üniversite mezunu memur: 23 bin 958 TL
- Öğretmen, hemşire, avukat, din görevlisi, şube müdürü: 29 bin 417 TL
- Uzman hekim: 59 bin 37 TL
- Başmüfettiş: 41 bin 120 TL
- Mühendis, mimar: 29 bin 921 TL
- Genel müdür yardımcısı: 43 bin 359 TL
- Kaymakam: 45 bin 963 TL
- 1. sınıf mülki idare amiri kaymakam, 1. sınıf vali yardımcısı: 46 bin 803 TL
- Genel müdür: 63 bin 138 TL
- Vali: 71 bin 5 TL
Ancak, Türkiye’deki mevcut konut fiyatları dikkate alındığında, bu maaşlarla emekli olan bir kişinin kredi çekerek ev sahibi olması mümkün görünmüyor. Kredinin geri ödemesi bile emekli maaşlarının tamamını aşabilecek seviyede olduğu için, memurlar emekliliklerinde ev alma hayallerini tamamen bırakmak zorunda kalıyor.
ÖZEL SEKTÖRDE DE DURUM FARKLI DEĞİL
Özel sektör çalışanları için de tablo pek farklı değil. Asgari ücretle çalışan bir kişi 25 yıl boyunca çalıştığında, 650 bin TL kıdem tazminatı alabiliyor. Özel sektörde en yüksek kıdem tazminatı hesaplaması ise 1 milyon 166 bin 385 TL olarak belirlendi.
Özel sektörde yüksek maaş alan kişiler dahi bu tazminatlarla ev sahibi olamıyor. Artan konut fiyatları, memur ve işçilerin tasarruf ederek konut almasını imkânsız hale getiriyor.