Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), lise öğrencileri arasında “Şiddet Algısı Araştırması” gerçekleştirdi. Çalışmanın sonuçları, günümüz gençlerinin şiddeti en fazla dijital ortamda yaşadığını ortaya koydu. Araştırmaya göre, öğrencilerin %37,1’i şiddetin en yaygın olduğu alanın dijital dünya olduğunu düşünüyor.
DİJİTAL ŞİDDETİN EN YAYGIN BİÇİMİ: TEHDİT VE ÖZEL BİLGİ PAYLAŞIMI
Araştırma, gençlerin %92,3’ünün özel bilgi ve fotoğrafların paylaşılmasıyla tehdit edilmenin en yaygın dijital şiddet biçimi olduğunu düşündüğünü gösterdi. Buna karşın, sosyal medya beğeni ve gruplar üzerinden yapılan dışlayıcı ve manipülatif hareketler daha düşük seviyede şiddet olarak algılanıyor.
GENÇLER HEM ŞİDDET MAĞDURU HEM DE UYGULAYICISI
Araştırmaya katılan öğrencilerin %53’ü sosyal medyada en az bir kez hakarete uğradığını belirtirken, %40,8’i ise kendisinin de başkalarına hakaret ettiğini kabul etti. Bu veriler, dijital dünyada gençlerin hem mağdur hem de fail olma olasılığının oldukça yüksek olduğunu gösteriyor.
DİJİTAL ORTAMDA ÇİFT YÖNLÜ ŞİDDET DÖNGÜSÜ
Araştırmada dikkat çeken bir diğer bulgu ise çift yönlü şiddet döngüsü. Popüler bir görüşe karşı çıktığı için aşağılandığını belirtenlerin oranı %38, başkalarını popüler bir görüşü savundukları için aşağılayanların oranı ise %22 olarak tespit edildi. Bu durum, sosyal medyada gençler arasında bir şiddet sarmalı oluştuğunu gösteriyor.
UZMANLAR DİJİTAL ŞİDDET KONUSUNDA UYARIYOR
Eğitim uzmanları ve psikologlar, dijital ortamdaki şiddetin psikolojik etkilerinin fiziksel şiddet kadar yıkıcı olabileceğine dikkat çekerek, gençlerin sosyal medya kullanımına yönelik bilinçlendirme çalışmalarının artırılması gerektiğini vurguluyor.
MEB’in bu araştırması, eğitim camiasına ve ailelere dijital dünyadaki şiddetle mücadelede daha etkili adımlar atılması gerektiğini gösteriyor.